• Anasayfa
  • Hakkımızda
    • Hakkımda
    • Sertifikalarım
    • Basında Biz
  • Muayenehanemiz
  • İletişim
​
    • 20 Yaş dişleri
      20 Yaş dişleri

              Gömük 20 yaş dişlerinin problem olmasının nedeni bu dişe ihtiyaç kalmaması ve çenelerimizin gittikçe küçülmesidir. Çenelerimiz küçüldükçe 20 yaş dişleri kendine yer bulmak için zorlanmakta ve dolayısıyla diğer dişler gibi sürememektedir. Kendine yer bulamayan 20 yaş dişleri öndeki dişi ittirerek baskı yapmakta ve bu da çapraşıklığa neden olmaktadır. Ayrıca çok geride olmaları ve etraflarındaki diş etinin normal anatomik yapıda olmaması nedeniyle kolayca iltihaplanabilmektedirler. Önemli olan 20 yaş dişlerinin gelişiminin devamlı kontrol edilmesidir.
        Tam gömülü 20 yaş dişleri :
               Tam gömülü 20 yaş dişleri, sadece röntgen filmleri ile görülebilir. Öntgen ile takip edilmeleri gerekir. Öndeki dişin köklerine dahi baskı yapabileceklerinden, periyodik olarak takip edilmeleri gerekmektedir. Kısmen çıkmış 20 yaş dişleri:
               En çok sorun çıkaranlardır. Tam çıkamadıkları için öndeki dişe baskı yaparak çıkmaya çalışırlar. Üzerlerindeki diş eti parçası ( kapşon ) , zamanla arasına yemek artıklarının kaçması ve bakteri üremesi nedeniyle iltihaplanır.Dişin etrafındaki diş etinin iltihaplanması sonucunda ; ağrı , şişlik , abse oluşur. Zor temizlendiği için çürük için uygun ortam oluştururlar, komşu dişleri de çürütebilirler.
        Tamamen çıkmış 20 yaş dişleri :
               Genellikle sorun çıkarmazlar fakat çok geride oldukları için fırçalanmaları zordur.  Bu nedenle ağız bakımı çok iyi olmayan hastalarda koruyucu bir önlem olarak çekilmeleri tavsiye edilir.

    • Implant
      Implant

      Dental İmplant DİŞ İMPLANTI NEDİR? Diş İmplantı, eksik olan dişlerin fonksiyon ve estetiğini tekrar sağlamak amacıyla, çene kemiğine yerleştirilen ve Titanyum'dan yapılan yapay diş köküdür. Zamanla bu yapay diş kökü çene ve damak kemiği ile kaynaşır ve doğal diş köklerine en iyi alternatiftir. İMPLANTIN TEDAVİ SÜRECİ NASIL SEYREDER? Genellikle diş çekimlerinde olduğu gibi lokal anestezi uygulanarak uyuşturulur ve cerrahi işlemi uygulanır. Bununla beraber açık ve kapalı yöntem kullanılarak dental implantların uygulaması yapılır. İMPLANTLARIN İYİLEŞMESİ NE KADAR SÜRER? Kemiğe yerleştirilen implantlar kırık iyileşmelerinde olduğu gibi kemiğe yapışarak 2-6 ay arasında iyileşmelerini tamamlar. Daha sonra protez aşamasına geçilebilir. Geleneksel kaplama ve köprü protezlere göre daha iyi konuşma ve çiğneme fonksiyonu sağlarken, aynı zamanda estetik açıdan yüze doğal bir görünüm verir. İMPLANTLARIN MARKASI ÖNEMLİ MİDİR? İmplantlar da diğer ürünlerde olduğu  kalite sırasına göre sınıflandırılabilir. İMPLANT PAHALI BİR TEDAVİ MİDİR? Titanyum malzemesinden yapılan implant için oldukça yüksek teknolojiye gereksinim duyulmaktadır. Titanyum özelliği itibariyle çene kemiğine uyumlu ve aynı zamanda pahalı olan kıymetli bir metaldir. Diş implantı tedavisinde kullanılan tüm malzemeler yurt dışından getirilmektedir. Ucuz implant fiyatları kapsamına ve implant sayısına bağlıdır. Muayene sırasında size yapılması gereken tedavinin içeriği ve maliyeti konusunda net bilgi verilecektir.İmplant tedavisi yapılmadan önce muayene yapılmaktadır. HER HASTAYA İMPLANT UYGULANABİLİR Mİ? İmplant vidaları belirli kalınlığı ve genişliği olan yapılardır. Bu nedenle implant konulması öngörülen bölgede, çene kemiğinin, bu implant vidasını kabul edecek yükseklik ve genişliğe sahip olması gerekmektedir. Mevcut kemiğin kalitesi implantın başarısını etkileyen faktörlerden biridir. Ayrıca tedaviden önce ve implant ağızda kaldığı sürece dişetlerinin tamamen sağlıklı olması gerekmektedir. Hastanın genel sağlık durumu iyi olduğu sürece implant uygulamasını engelleyecek bir üst yaş sınırı yoktur. Genel sağlık durumu iyi olan herkese implant uygulanabilir. Ancak kemik gelişimi tamamlanmamış çok genç hastalara uygulanması tercih edilmeyebilir. KEMİK GREFTİ NEDİR? Diş implantlarının başarısı implant çevresindeki kemik miktarıyla doğrudan ilişkilidir. Kemik kaybı çok farklı nedenlere bağlı olarak gelişebilir ancak gelişen teknoloji implant çevresindeki kemik miktarını hastadan aldığımız veya yapay kemik greftleri ile arttırabilmemize olanak vermektedir. Yapılan radyografik tekniklerle operasyon öncesinde greft kulanılıp kullanılmayacağı belirlenebilir. Diş hekimliğinde implant yapımı sırasında kemiğin yetersiz olduğu durumlarda bu bölgeye kemik ekme işlemi uygulanarak kemik seviyesi arttırılmakta ve implant uygulanabilmektedir.

  • GÜNÜMÜZDE DİŞ HEKİMLİĞİ


    Günümüzde diş hekimliği teknolojik gelişmeler ve tedavi çeşitliliğinin artması ile çok daha fazla ağız diş sağlığa sorununa çözüm sunulabilmesini sağladı.
     
    Lazer sistemlerinin tedavi uygulamalarında sağladığı faydalar, implant yöntemi ile giderilebilen dişsizlik problemleri, estetik yaklaşımlarla gelişen diş kaplama ve protez diş uygulamaları, görüntüleme sistemlerinin gelişerek diş hekimliğine adapte olması, sterilizasyon olanaklarının oldukça efektif hale gelmesi gibi gelişmeler hastalar tarafından çok bilinmesede diş hekimliğini tıbbın en hızlı gelişen alanlarından biri haline getirmiştir.
     

  • Muayenehanemizden Görseller

    • Hollywood Gülüşü
      Hollywood Gülüşü

      Gülüş Tasarımı Güzel bir gülümseme hayatın birçok alanında size avantaj sağlar. Güzel bir gülümseme duyguları ifade etmede, kişinin zeki, etkin ve kolay iletişim sağlayan biri olarak algılanmasında etkin rol oynar. Hem görünümünüzdeki hem de iletişiminizdeki başarınızı artırır. Gülüş tasarımı, hekimlik ve sanatın birlikte uygulanarak, size güzel bir gülüş kazandırılmasıdır. Bu tedavide diş hekimi kişisel istekleriniz ile sağlık ve doğallığı göz önünde bulundurarak bir gülüş planı yapar. Güzel bir gülümseme için neler yapılması gerektiğini belirler. Dişlerdeki renk ve şekil bozuklukları bireyde psikolojik rahatsızlıklara kadar varan problemlere neden olabilir. Bireyin gülüşünden memnun olmaması, gülerken ağzını kapatmaya çalışması, dişlerinin şekil ve renginden rahatsızlık duyması bu konuda en sık rastlanan durumlar arasındadır. Öncelikle güzel bir gülüş için yüz biçimi ve dudak yapısıyla uyumlu dişlere sahip olmak gereklidir. Diş hekimliğinde estetik maddelerin gelişmesiyle pek çok şekil, renk ve pozisyon bozuklukları çözümlenebilmektedir. Gülüş Tasarımı işte burada çok önemli bir işlevi üstlenmektedir. HOLLYWOOD SMİLE (HOLLYWOOD GÜLÜŞÜ) Son yıllarda Hollywood starları gülüşleri ile dikkat çekmeye başlamış ve "Hollywood smile" terimi ortaya çıkmıştır. Hollywood gülüşü için 4 altın kural vardır. Dişler: Üst ön dişler düzgün ve herhangi bir görünen dolgu içermemelidir. Üst santral kesici dişler diğerlerine göre daha belirgin ve önde olmalıdır. Alt kesici dişler de gülüş esnasında görünmelidir. Üstte diş arkı geniş ve üst 1. büyük azıya kadar görünmelidir. Dudaklar: Dudaklar simetrik olmalıdır. Dudakların simetrikliği dişlerden çok kaslar ile ilgli olabilir. Diş eti: Üst diş etinin 2mm kadar görünmesi gerekir. Dudak genişliği: Yüzün genişliğinin en az yarısı kadar olmalıdır. DENGELİ BİR GÜLÜMSESMENİN 8 ÖZELLİĞİ: 1-DUDAK ÇİZGİSİ: Dikey diş görünürlüğü, ya da üst kesici dişlere göre dudak yüksekliğidir. Normali, üst dudak diş-diş eti sınırına ulaştığında dişlerin arasındaki diş eti ile üst keserlerin tamamının görülmesi normaldir. Yüksek dudak çizgisi, klinik kuronun tamamı ve bitişik diş eti doku bandını gösterir. Düşük dudak çizgisi, üst ön dişlerin %75inden daha azı görülür. Kadınların dudak çizgisi erkeklerden 1,5 mm daha yüksek olduğu için max. gülümsemede 1-2 mm diş eti görünürlüğü kadınlar için normal kabul edilir. İstirahat halinde erkeklerde 1,91 mm kadınlarda 3,4 mm üst keser görünürlüğüne bağlı dudak çizgisidir. Yaşlandıkça üst keser görünürlüğü de azalır. Poz Gülümseme: İsteyerek yapılan gülümseme. Spontan gülümseme: İstemsiz yapılan doğal duyguların yönettiği yüzün bütün kaslarıyla ifade edildiğinde dudak poz gülümsemesinden daha yukarı kalkar. 2-GÜLÜMSEME ARKI: Poz gülümsemesinde üst ön dişlerin kenarları boyunca hayali olarak çizilen çizgi ile alt dudak iç kontürü arasındaki ilişkidir, kurvatür kadınlarda yaşlandıkça düzleşme eğilimindedir. Uyumlu ise, ark ile ark dudak çakışmalı ya da paralel olmalı, üst kesici kenarları alt dudak kenarlarına temas edebilir, etmeyebilir ya da hafif örtebilir. 3-ÜST DUDAK KURVATÜRÜ: Gülümseme sırasında üst dudak orta noktasından ağız köşesine kadar değerlendirilir. Ağız köşesi dudak orta noktasından daha yüksek ise yukarıda, aynı hizada ise düz, aşağıda ise aşağıda denir. Yukarıda ve düz dudak kurvatürlerinin aşağıdakine göre daha estetik olduğu düşünülmektedir. Kasların kontrolünde olduğundan ortodontiyle değişmez. Üst dudak kurvatürünün aşağıda olması estetik faktör için sınırlayıcı vektördür. 4-LATERAL KARANLIK ALAN: Gülümserken arka dişlerin ağız köşesinde kalan koridorudur. 1. Moların göründüğü gülümseme en estetik skoru almıştır. 5-SİMETRİK GÜLÜMSEME: Dikey düzlemde ağız köşelerinin göreceli olarak pozisyonlanması ağız köşeleri ya da pupiller hatların paralelliği ile değerlendirilir. Asimetrik bir gülümseme yüzün bir tarafındaki kas tonusu yetersizliğine bağlı olabilir. Miyofonksiyonel egzersizler önerilmelidir. 6-FRONTAL OKLÜZAL DÜZLEM: Sağ köpek dişi tepesinden sol köpek dişi tepesine uzanan bir hattı temsil eder. Transverse bir eğim, üst ön dişlerin farklı erüpsiyonu ya da alt çenenin iskeletsel asimetrisi nedeniyle oluşur. 7-DENTAL KOMPONENTLER: Boyut, şekil, renk, dizilim, kron angulasyonu, orta hat ve ark simetrisi içerir. Orta hattı belirlemede (fasiyal) 2 anatomik landmark kullanılır. Nasion ve filtrum tabanı (eros yayı) 4 mmlik max. orta hat deviasyonu diş hekimleri ya da diğer kişiler tarafından tespit edilememiştir. 2 mmlik deviasyon fark edilebilir derecede çirkin olarak ifade edilmiştir. Üst kesici orta hattın paralelliği ve yüzün orta hat parallelliği, dentolfasiyal ortahat çakışması daha önemlidir. 8-DİŞ ETİ KOMPONENTLERİ: Renk, kontür, doku ve diş eti yüksekliğidir. İnflamasyon künt papilla açık gingival embrasürler düzensiz gingival marjinler gülümseme estetiği kalitesini azaltır. Orta kesicilerin diş eti sınırı kaninlerinki ile aynı seviyededir.

    • Ortodonti
      Ortodonti

      Ortodonti   Ortodontik tedavi ile güzel bir gülümsemeye sahip olmanın yanısıra çiğneme kabiliyeti ve sağlıklı dişler elde edilir. Sağlıklı ve güzel bir gülümse kişinin zeki, etkin ve kolay iletişim sağlayan biri olarak algılanmasında önemli bir etkendir. ORTODONTİ NEDİR? Ortodonti,diş hekimliğinin diş ve yüz düzensizliklerinin teşhis ve tedavisi ile ilgilenen bilim dalıdır. Ortodontinin asıl amacı diş, çene ve yüz bölgesini ilgilendiren bozuklukların oluşmasını önlemektir. Aynı zamanda mevcut bozuklukların ilerlemesini durdurmak, tedavi etmek ,ağız diş sağlığını korumak ve bununla birlikte iyi bir estetik fonksiyon (ısırma, çiğneme, konuşma, gülme) sağlamayı hedefleyen uzmanlık dalıdır. ORTODONTİK BOZUKLUKLAR NASIL OLUŞUR? Kalıtsal etkenlere bağlı, Doğumsal anomaliler (dudak, damak yarığı gibi), Hatalı fonksiyonlar (ağız solunumu gibi), Zararlı alışkanlıklar (parmak emme, uzun süre emzik kullanma gibi), Çürük nedeniyle dişlerinin erken kaybedilmesi, Diş eti problemleri (periodontolojik problemler) sonucu oluşan dişlerin hareketleri , 20 yaş dişlerinin yeterli yer bulamaması sonucu, Yatış şekli, Diş gıcırdatma veya düşme, çarpma gibi travmalar nedenleriyle oluşmaktadır.
      ORTODONTİK BOZUKLUKLAR NEDEN TEDAVİ EDİLMELİDİR? İyi bir yüz estetiği Güzel bir gülümseme Çene eklem bozukluklarının önlenmesi Kişinin etkin şekilde besinleri ısırabilmesi, çiğnemesi ve konuşması Dişeti hastalıklarına ve diş çürüğüne yatkınlığı azaltmak için ORTODONTİK TEDAVİ NE ZAMAN YAPILMALIDIR? Ortodontik tedavi her yaşta uygulanabilir. Ancak özellikle çene bölgesini ilgilendiren sorunlar varsa, büyüme ve gelişimden de yararlanabilmek için çocukların tam buluğ çağına girmeden önce (10-12 yaş) muayene edilmeleri gerekmektedir. Eğer gerekli ise tedavilerine hemen başlanmalıdır. 5-6 yaşlarındaki çocuklarda ise büyüme ve gelişimi bozabilecek sorunların erkenden saptanabilmesi için ortodontik muayene çok yararlıdır. ORTODONTİK MUAYENE VE PLANLAMA İÇİN NELER GEREKLİDİR? Ortodontik tedavi öncesi teşhis ve tedavi planlaması için bir takım analizler yapılması gereklidir. Diş doktorunuz çekilen sefalometrik film üzerinde analiz yaparak dişlerin çene içindeki durumlarını tespit eder. Fotoğraflardan gülüş analizi ve profil analizi yapılmaktadır. Ayrıca dişlerin yeterli yere ihtiyacı olup olmadığı veya diş boyut anomalisi tespiti için de model analizi gereklidir. KORUYUCU ORTODONTİK TEDAVİ NEDİR? Bu tedavilerde amaç, daimi dişlerin düzgün sürebilmeleri için yeni dişlere yeterli yeri hazırlamaktır. Bu amaçla erken kaybedilen süt dişlerinin yerini koruyan yer tutucular hazırlanmaktadır. Ayrıca diş çürüklerine yatkın çocukların pedodontistler tarafından takibi önerilmektedir. ÖNLEYİCİ ORTODONTİK TEDAVİ NEDİR? Kötü alışkanlıklar olarak sıralayabileceğimiz parmak emme, anormal yutkunma, dil emme gibi faktörlere bağlı gelişebilecek problemleri önlemek veya daimi dişlere yer kazanmak amacıyla çeşitli hareketli aygıtlar hazırlayarak yapılan tedavilerdir.
      SABİT ORTODONTİK TEDAVİ NEDİR? Daimi dişler sürdükten sonra 12-13 yaşlarından sonra ortodontik tedavi artık dişlerin üzerine yapışan ve tedavi süresince çıkarılmayan braketler ve bu braketlerin içinden geçen tellerle yapılmaktadır. Bazı diş bozuklukları ise dişlerin iç yüzeylerine braket uygulanmasına izin vermekte, böylece tamamen görünmez olabilmektedir (Lingual Ortodonti). Sabit ortodontik tedavi sağlıklı diş ve dişetlerine sahip her yaştaki hastaya uygulanabilmektedir. Tedavi ile elde edilen sonuçların korunması için çeşitli pasif aygıt ve dışarıdan görünmeyen tellerle uzun süreli pekiştirme gerektirir. AĞIZ DIŞI  AYGITLARIN KULLANIMI  ÇOCUĞA ZARAR VERİR Mİ? Ağız dişı aygıtlar çoçuğunuza zarar vermez. Genellikle evde kullanımı istenmektedir, okula giderken veya spor yaparken çıkarılabilir. SABİT ORTODONTİK TEDAVİ 4-5 YIL SÜRER Mİ? 3 yıldan daha fazla süren sabit diş teli tedavileri için literatürler  ‘teknik bakımdan planlama hatası vardır’ diye bahsetmektedir. ORTODONTİK TEDAVİ NE KADAR SÜRER? Ortodontik tedavi süresi pek çok faktöre bağlıdır. Ancak ortodontik tedavide süreyi etkileyen en önemli faktör, ortodontik sorunun şiddetidir. Ortalama tedavi süresi 18 ay olmakla birlikte, tedavi süresi sorunun şiddetine göre 8-30 ay arasında değişebilmektedir. ORTODONTİK TEDAVİ SÜRESİNCE TÜKETİLMEMESİ GEREKEN YİYECEKLER NELERDİR? Tedavi süresince asitli içeceklerden ve yapışkan tatlı, karamel gibi yiyeceklerden uzak durmak gerekmektedir. Tedavi boyunca elma, ayva, havuç gibi sert gıdalar ısırarak yenmemelidir. Bu tür gıdaları küçük parçalara ayırarak yemek uygundur. Ayrıca yine ısırarak tüketilen sandviç, tost, hamburger türü yiyecekleri de tedavi süresince yememek uygundur. Fındık, ceviz, leblebi gibi kuruyemişlerin ayrıca kiraz, erik, zeytin gibi besin maddelerinin çekirdekleri çıkarılmadan yenilmesinin braket ve tellere zarar verme olasılığı olduğundan uygun değildir. ORTODONTİK TEDAVİ İÇİN DİŞ ÇEKİLEBİLİR Mİ? Ortodontik tedavi amacı ile diş çekilmesi hastalar tarafından tercih edilmeyen bir durumdur. Diş çekimine karar vermede, alt ve üst çenedeki çapraşıklık miktarı, alt ve üst çenenin büyüme şekli ve hastanın yüz profili gibi kriterler esas alınır. Ortodontik tedavi amacıyla genelikle 1. küçük azı dişleri çekilmektedir. Bunun sebebi, bu dişlerin genellikle çapraşıklık bölgesine yakın olmaları, çenenin her iki tarafında ikişer adet bulunmaları ve çekimlerinin estetik olarak rahatsızlık vermemesidir. Elde edilen sonucun daha stabil olacağı, başarılı bir ortodontik tedavi için diş çekimi gerekebilir. ÇEKİM  BÖLGESİNDE BOŞLUK OLUR MU? Diş çekiminden sonra çekim bölgesi tamamen kapanır. Ancak bazı durumlarda (diş boyut anamolileri veya kemik yetersizlikleri) boşluklar kalabilir. Bu durumda diş boyutları yetersiz ise yapılacak restorasyonlar ile boşluk kapatımı planlanır. Böylece tedavi sonunda ideal diş estetiği sağlanır. 20'LİK DİŞLER ORTODONTİK TEDAVİ AMACIYLA  ÇEKİLEBİLİNİR Mİ? Evet Diş doktorları 20 yaş dişlerin  konumu ve yapılan tedavi üzerindeki negatif etkisini  düşündüğünden, bu dişlerin çekilmesine karar verebilir. GÖMÜK DİŞLER SÜRDÜRÜLEBİLİNİR Mİ? Gömük dişleri ortodontik tedavi ile sürdürmek mümkündür. Nadir vakalarda dişlerin sürmesi imkansızdır. Gömük dişlerin sürdürülebilme potansiyellerini ve kemiğin içindeki pozisyonlarını teşhis için 3 boyutlu volumetrik tomografi kullanılır. ORTODONTİK TEDAVİ RANDEVULARI HANGİ SIKLIKTA OLMALIDIR? Muayenehanemizde  randevular hastanın durumuna göre düzenlenmektedir. Sabit ortodontik tedavi gören hastalarda 4-6 hafta arasında değişmektedir. Daha sık kontrol gerektiren özel durumlarda ise randevular buna uygun olarak verilir. DİŞ LASTİKLERİ KULLANIMI NASIL  OLMALIDIR? Ortodontik tedavi sırasında dişlerin veya çenelerin hareketlerine yardımcı olmak amacı ile hastalarımızdan dişlerin üzerine takılan birtakım lastiklerin kullanımı istenmektedir. Bu lastiklerin kullanımıda devamlılık şarttır, diş doktorunuzun verdiği talimatlara uygun olarak kullanılmadığı durumlarda istenilen hareket elde edilemediği gibi ağrı da oluşabilir. GÖRÜNMEYEN TEL TEDAVİSİ VAR MIDIR? Son yıllarda metal braketlere göre daha az dikkat çeken diş renginde porselen braketlerin kullanımı artmıştır. Ayrıca dişlerin dile bakan yüzeylerine yerleştirilen braket sistemleri (lingual braket) geliştirilmiştir. Uygun vakalarda muayenehanemizde braket ve diş teli kullanmadan, şeffaf kalıplar (invisalign tedavisi)  ile çapraşıklıklar düzeltilir. İki haftada bir değiştirilecek olan hastaya özel bu kalıpları günde yaklaşık 20 saat kullanmak gerekmektedir. Tedavi süresi vakaya göre 2 ile 24 ay arasında değişmektedir. PEKİŞTİRME TEDAVİSİ NEDİR? Diş telleri çıkarıldıktan sonra dişler eski pozisyonlarına dönmek isterler. Dişleri mevcut pozisyonlarında tutmak için sabit ya da hareketli pekiştirme apareyleri kullanılır. Bu apareyler önerilen sürelerde kullanılmazsa dişler tekrar bozulabilir. ORTODONTİK TEDAVİ PAHALI MIDIR? Ortodontik tedavi fiyatı vakaya göre değişiklik gösterir. Ortodontik tedaviler uzun süreli tedaviler olduğu için, hasta bütçesine uygun ödeme alternatifleri oluşturulabilmektedir. ORTODONTİK TEDAVİ KONUŞMAYI ETKİLER Mİ? Diş telleri direkt olarak konuşmayı etkilemez. Sadece teller takıldıktan sonraki bir haftalık adaptasyon sürecinde konuşmada hafif değişiklik izlenebilir. YETİŞKİNLERDE  ORTODONTİK TEDAVİ MÜMKÜN MÜ? Yetişkin hastalar için ortodontik tedavi evet mümkündür. Hastanemizin ortodonti bölümünde ayrıca estetik braket,estetik tel  kullanımı ve görünmeyen tel tedavisi (invisalign) seçeneklerinin sunulması yetişkin hastalar için tedaviyi daha keyifli hale getirmektedir. ORTODONTİK  TEDAVİ  ESNASINDA AĞIZ  HİJYENİ  NASIL SAĞLANMALIDIR? Ortodontik tedavi esnasında ağız hijyeni korunması için diş yapınıza uygun fırça ve ara yüz fırçalarını kullanmanız gerekir. Ayrıca diş hekiminiz tarafından size gösterilen fırçalama tekniğini uygulamanız gerekir. Ağız duşu kullanımı da yine ağız hijyeninin sağlamasında yardımcı olmaktadır. ORTODONTİK  TEDAVİDE AĞRI OLUR MU? Sabit tel takımı esnasından (braketleme) ağrı oluşmaz. Ark teli aktivasyonu sonrasında ilk 8 saat sonrası hafif ağrı oluşur. Ekspansiyonda (damak genişletilmesi)  ağrı oluşmaz ,eğer oluşursa apareyin hemen çıkartılması gerekir.. Ağız dışı aygıtların kullanımında ağrı oluşmaz. Yetişkin hastalarda ağrı oluşumu genç hastalara göre biraz daha fazladır. AĞRI DURUMUNDA HANGİ İLAÇLARI KULLANABİLİRİM?  Ortodontik tedavide oluşan ağrılar için parasetomol türevi ilaçları kullanabilirsiniz. Diş hareketini engellediğini düşünüldüğünden aspirin ve NSAİ önerilmez. TEDAVİ ESNASINDA BRAKETİM KOPTU, TELİM BATTI NE YAPMALIYIM? Kopan braket tedaviyi etkilediği için en yakın zaman içerisinde hekiminize ulaşmanız gerekir. Aksi durumda kopan braketten ayrılan diş yer değiştireceği gibi tel tedavisi süresini uzatacaktır. Diş teliniz batması durumunda diş doktorunuzun vermiş olduğu diş teli mumlarını kullanabilirsiniz. Mumun yeterli olmadığı veya diş telinin çıktığı durumlarda yine diş hekiminize başvurmanız gerekir.

    • Diş hekimliğinde lazer
      Diş hekimliğinde lazer

      Lazerle diş tedavileri, diş hekimliği tedavilerine yeni bir boyut kazandırmıştır.  Lazer uygulamaları, son 50-60 yıldır tıp alanında kullanılmaktadır. Diş hekimliği alanında önceleri sadece diş beyazlatma ve yumuşak doku operasyonlarında kullanılan lazer enerjisi, yeni sert doku lazerlerinin geliştirilmesi ile birlikte artık diş ve diş eti hastalıklarının tedavisinden diş estetiğine kadar birçok işlemde kullanılmaktadır.  Dental implant tedavisi, çürüklerin temizlenmesi, diş dolgularının, kanal tedavilerinin gerçekleştirilmesi, kök ucundaki iltihapların kurutulması, diş etindeki ve çene kemiğindeki her türlü cerrahi işlem ve estetik diş tedavilerinin yapılması, diş eti şekillendirmesi lazer uygulamaları ile gerçekleştirilebiliyor. Ayrıca diş rengi beyazlatılıyor, hassas dişlerin hassasiyeti gideriliyor, aft ve uçuk tedavileri de yine lazer yöntemi ile yapılabiliyor. LAZER TEKNOLOJİSİNİN DİŞ HEKİMLİĞİ PRATİĞİNDE KULLANILDIĞI ALANLAR Lazer İle Cerrahi Tedaviler Lazer teknolojisi ile tedavi uygulamalarında, gerekli olan cerrahi uygulama basitleşmekte ve kısa sürede gerçekleştirilebilmektedir. Lazer ışını cerrahi operasyonların çeşitli aşamalarında kullanılır. Lazer desteği alınan cerrahi işlemlerde kemik operasyonları 20 yas çekimi için gereken kemik kaldırma işlemleri ve çeşitli kemik şekillendirmeleri çevre dokulara hasar vermeden yapılabilir. Hasta, cerrahi müdahalelerin ardından günlük hayatını kolaylıkla sürdürebilir, konuşma ve yemek yemede zorlanma gibi olumsuzlukları yaşamaz. Lazer ile diş tedavisi, özellikle çocuk hastaların ve diş hekimi korkusu olan her yaş grubu hastanın tedavisinde önemli kolaylıklar sağlar. Hamilelerde ve kalp rahatsızlığı gibi ciddi sistemik hastalığı olan bireylerde lazer ile diş tedavisi tercih edilebilir. Böylece hastalar kendilerini daha rahat hissederler. Yumuşak Ağız Dokusu Lezyonlarının Lazer İle Tedavisi Ağız içinde normalin dışında oluşan tüm yumuşak doku lezyonları lokal anestezi kullanılmadan ve dikiş atmaya gerek kalmadan cerrahi tedavileri yapılmaktadır. Lazer Uygulaması İle Estetik Amaçlı Gülme Hattının Düzenlenmesi Diş protezlerinde diş eti estetiğini sağlamak için ya da ortodontik tedavi sonrası diş eti estetiğinin sağlanmasında ve güldüğü zaman diş etleri çok görünen hastalarda lazer ile yapılan diş eti boyu ayarlamaları hastaların estetiğini mükemmele yaklaştırmaktadır. Lazer ile diş eti şekillendirilmesinin ardından doku iyileşmesinin kısa sürede gerçekleşmesi hastaya ve hekime zaman kazandırmaktadır. Böylelikle uzun zaman beklemeye gerek kalmadan, tedavideki diğer işlemlere geçilebilir. Lazer Uygulaması İle Derin Diş Eti Temizleme (küretaj) Lazer ile yapılan derin diş eti temizliğinin ardından diş eti cepleri hızlı iyileşmektedir. Lazer Uygulaması İle Diş Eti Lekelerinin Tedavisi (de-pigmentasyon işlemi) Diş etlerinde pigment artmasına bağlı olarak oluşan hiper-pigmentasyonlar klasik yöntemlerde anestezi altında peeling yapılarak tedavi edilir. Lazer tedavilerinde 3 - 4 seansta lazer ile peeling yapılarak, bu sorun giderilebilir. Hasta işlem sonrası yaşantısına devam edebilir. Lazer İle Diş Hassasiyeti Tedavisi Diş eti çekilmelerine bağlı olarak meydana gelen diş hassasiyetlerinde, lazer ile dentin kanalları kapatılarak hassasiyet giderilir. Lazer İle Kalıcı Diş Beyazlatma Diş beyazlatma işlemlerinde, lazer ile kısa sürede iyi sonuç almak mümkündür. Klinik ortamında üç seans süren beyazlatma işlemi lazer uygulaması ile tek seansta ve 5-6 ton beyazlatılabilmektedir. Lazer İle Aft ve Uçuk Tedavileri Aft ve uçukların tedavisi palyatiftir. Başka herhangi bir tedavi şekli bulunmamaktadır. Ancak lazer ile aft ve uçukların iyileşme süresinin hızlandığı ve sonrasında aynı bölgede tekrar aft ve uçuk çıkmadığı gözlemlenmiştir. Lazer İle Bio-Stimulasyon Düşük dozlarda verilen (low level) lazer enerjisi ortodontik tedavi başlangıcında veya cerrahi operasyonlar sırasında kullanılır ve doku iyileşmesini hızlandırır. Lazer İle Frenektomi Dil, yanak ve dudak bağlarının konuşmayı engelleyecek şekilde fazla bağlı olduğu durumda, bağların normal durumunu alması lazer ile kesilerek sağlanır. Lazer İle Diş Çürüklerinin Temizlemesi Lazer ile diş dokularında bulunan diş çürükleri temizlenebilir. Ayrıca lazer kullanılan bölgelerde dezenfeksiyon ve sterilizasyon sağlandığı için, o bölgede tekrar enfeksiyon oluşması ve çürük başlaması riski azalmaktadır. Lazer İle Diş Dolgusu Dişlere dolgu yapılacağı durumlarda da lazer uygulaması ile dolgunun dişe daha iyi tutunması için bölge girintili şekilde hazırlanır. Bu nedenle dişe iyi tutunan dolgu sağlam olur, uzun süre kullanılır ve sonrasında hassasiyet daha az oluşur. Aynı yöntem ile estetik diş hekimliği uygulamalarından porselen lamineler ve kuronlar yapıştırılmadan önce diş yüzeyine aşındırma yapılır. Böylelikle kuronların düşme riski azaltılmış olur. Lazer İle Kanal Tedavisi Lazer uygulaması ile diş kök kanallarında şekillendirme yapılabilir ve sterilizasyon sağlanabilir. Dolgu ve kanal tedavisi sırasında oluşabilecek ağrılar lazer ile azaltılabilir ve lokal anesteziye çoğu zaman gerek kalmadan işlem bitirilmektedir. Kanal tedavisi yapılırken özellikle enfeksiyonlu kanallarda iyi bir sterilizasyon sağlanması ile iyileşme daha hızlı olur. Diş eti iltihapları ve kanal tedavilerinde de lazer enerjisinin ortamda yarattığı sterilizasyon sayesinde tedavinin başarı oranı artar.

    • Zirkonyum & Porselen Kaplama
      Zirkonyum & Porselen Kaplama

      ZİRKONYUM PORSELEN KAPLAMALAR Doğal dişlere benzer estetik beklentiler ile birlikte ağız içinde özellikle ön bölgelerde kullanılan materyallerin de estetik olmasına özen gösterilmeye başlanmıştır. Uzun yıllardır kullanılan metal destekli porselenler sistemlerde ışık geçirgenliğinin olmamasından kaynaklanan doğal görünümün sağlanamaması ve zaman zaman kişide alerjik vakalara neden olması ile beraber zamanla diş etlerinde grileşmelere neden olmalarından dolayı yeni alternatifler aranmaya başlanmıştır. Zirkonyum, doku dostu olma özelliği ile diş hekimliğinde de kullanılmaya başlanmıştır. Diş hekimliğinde zirkonyumun kullanılması ile beraber, metal altyapıya yakın sağlamlık sağlanmıştır. Diğer materyaller gibi porselen altından yansımaması ve diş etlerinde renklenmeye sebep olmaması  ve korozyona karşı gösterdiği direnç zirkonyumun kullanımını artırmıştır. ZİRKONYUM KAPLAMALARIN EN BÜYÜK AVANTAJI NEDİR? Zirkonyum porselenlerin en önemli avantajı estetik oluşudur. Işık geçirgenlik özellikleri sayesinde doğal dişlerle tam bir uyum sağlanabilmektedir. Bu sayede mükemmel bir estetik sonuç elde edilebilmektedir. DOĞAL DİŞLERE BENZER Mİ? Altında metal yansıması olmadığından metal alt yapılı porselenlerde görülen yapay görüntü kesinlikle oluşmaz.    ZİRKONYUMUN HASTA VE HEKİM AÇISINDAN AVANTAJLARI NELERDİR? Dişteki estetik görünüş kalitesi yüksek, ışık geçirgenliği fazla olduğundan görünüşü doğal diş görünüşündedir. Kullanılacak porselen bloklar tamamen dijital teknikler ile hazırlandığından hata paylarını minimum düzeye indirmiştir. ZİRKONYUM PAHALI MIDIR? Zirkonyum kronun maliyeti metal altyapılı porselenlere oranla  başlangıçta daha pahalıdır. Ancak doku uyumu dayanıklılığı ve estetik olarak üstün oluşları ile uzun dönemde metal altyapılı porselenlerden daha ucuza gelmektedir. FİYATLAR ÇOK DEĞİŞKENLİK GÖSTERİYOR UCUZ ZİRKON VAR MIDIR? Evet son yıllarda çin menşeli ucuz bloklar gelmiş ve uygun fiyatlı zirkon kaplamalar piyasaya çıkmıştır. Bunların uyumu, estetiği, kalitesi ve ömrü düşüktür. Bu sebeple fiyatlar değişiklik gösterebilir. Ayrıca bu tedavide diş hekiminin bu alandaki uzmanlığı, tedavi sürecinde sterilizasyon malzemelerinin kalitesi gibi kriterler ücretlendirmeyi etkileyen unsurlardır. Ucuza kaçmak size daha pahalıya patlayabilir. İMPLANT ÜSTÜ PORSELENLERDE ZİRKONYUM KULLANILABİLİR Mİ? Kron köprü çalışmalarının yanı sıra implant üstü protezlerde de kullanılabilir. Zirkonyum materyalinin üstü porselen ve seramikle kapatılır, estetik açıdan başarılı sonuçlar edinilmiştir.Asıl en önemli özelliği ise doku dostu olmasıdır.

 Çiğneme basıncına göre oldukça dayanıklıdır, diş renginde olduğundan diş etinden gri olarak yansımazlar. ZİRKONYUM METAL ALERJİSİ OLANLARDA KULLANILABİLİR Mİ? Zirkonyum kaplamalar metal içermez dolayısı ile metal alerjisine de sebep olmaz. METAL ALTYAPILI PORSELENLERE GÖRE DAHA MI SAĞLIKLIDIR? %99 doku dostu bir materyal olduğu için alerjik değildir.Metal destekli protezlere göre genel vücut sağlığı açısından daha avantajlıdır. AĞIZ İÇİNDE TAD DEĞİŞİKLİĞİ OLUR MU? Metal içerikli olmadığından herhangi bir tat değişikliği yaratmaz, kokuya da sebep olmaz. AĞIZ KOKUSUNA SEBEP OLUR MU? Diş eti uyumu ve kesilen dişe tam adaptasyonu sayesinde doğal dişe en yakın seçenektir. Koku oluşturmaz. ZİRKONYUM DİŞLER İLERİDE RENKLENİP SARARMA YAPAR MI? Cilalı ve pürüzsüz yüzeyi sebebiyle plak birikimine sebep olmaz. Bu sebeple kahve, çay, sigara gibi renklendiricilerden etkilenmez. Rengi sabit kalır. RENGİ KOYU OLAN DİŞLERDE KAPLAMANIN ALTINDAN YANSIMA YAPAR MI? Alttan gelen diş rengini maskeleyebilme özelliğine sahip olduğu için çok koyu renkli dişlerde bile mükemmel estetik sonuçlar elde edilebilmektedir. ZİRKONYUM KAPLAMALARIMIN BAKIMINI NASIL YAPMALIYIM? Doğal dişlerinizi fırçaladığınız şekilde ağız temizliğini yapılabilirsiniz. Dişlerin arası için diş ipi ve Köprü altındaki dişsiz bölgeler için de "superfloss" kullanılır. 6 ayda bir hekim kontrollerine düzenli gelindiğinde oluşabilecek problemler belirlenerek önlemler alınır. ZİRKONYUM KAPLAMALARIN ALTI ÇÜRÜR MÜ NE KADAR SÜREYLE KULLANABİLİRİM? Oldukça hassas bir çalışma ile üretildiklerinden kesilmiş diş yüzeyine birebir uyum gösterirler. Bu sayede zirkonyum porselen ile diş arasında bakterilerin sızabileceği bir aralık kalmadığı için aradan çürük oluşumuna izin vermez. Kullanım süresi kişiye ve kullanım şartlarına bağlı olarak değişmektedir fakat metal altyapılı protezlere göre daha uzun ömürlüdür. Düzenli kontroller yapıldığında çok uzun yıllar kullanalabilirsiniz. DEĞİŞTİRİLMEK İSTENİLDİĞİNDE ÇIKARILIRKEN DİŞİME ZARAR VERİR Mİ? Zirkonyum kaplamalar kesilerek çıkarıldığından ve herhangi bir rahatsızlık hissetmezsiniz. Dişlerde doku kayıplarına sebep olmaz. ÖZEL BİR YAPIŞTIRMA GEREKİR Mİ? Geleneksel olarak uygulanan yapıştırma tekniği kullanılır, özel ayrı bir yapıştırma tekniği yoktur. GEÇİCİ YAPIŞTIRMA YAPILABİLİR Mİ? Evet geçici yapıştırma yapmak mümkündür. ZİRKONYUM KAPLAMALAR NASIL UYGULANIR? Diş, metal destekli kaplamalarda olduğu gibi bir miktar küçültülür ve diş eti sağlıklı duruma geldiğinde özel ölçü maddeleri ve ağıza uygun kaşıklarla hassas bir ölçü alınır. Laboratuvar ortamında dişe uygun renkte zirkonyum alt yapı ve üzerine porselen üst yapı işlenerek klinik ortamda dişe uyumlandırılır. Son olarak da özel yapıştırıcılar ile dişe daimi adapte edilir. Artık kendi dişinizden ayırt etmeden rahatlıkla kullanabilirsiniz. İŞLEM SIRASINDA DİŞLERİMDE NE KADAR MADDE KAYBI OLUR? Madde kaybı porselen laminadan fazladır.Metal destekli porselen kaplamalarla aynıdır. Normal diş yüzeyinizden 1-2mm arasında bir traşlama yapılır. İŞLEMLER SIRASINDA AĞRI HİSSEDER MİYİM? Kesim işlemleri lokal anestezi altında gerçekleşir ve sonrasında diş renginde geçici bir kaplama yapılarak sıcak ve soğukta sızlamanın önüne geçilir. Hastaların çok az bir kısmında hafif bir sızlama görülür genel itibariyle sıkıntı yaşanmadan süreç tamamlanır. KESİLEN DİŞLERDE İLERİDE AĞRI OLUR MU? KANAL TEDAVİSİ GEREKLİ MİDİR? Isı yalıtma özelliği çok iyi olduğu için dişe, metal alt yapılı porselenlerden daha az ısı iletirler. Bu sayede zirkonyum esaslı porselen uygulanan dişlerde sıcak/soğuk hassasiyeti oluşmaz. Ayrıca ısı değişkenliği daha az olduğundan pulpal hasar daha az meydana gelir ve kanal tedavisi ihtiyacı azalır. SICAK-SOĞUK HASSASİYETİ GELİŞİR Mİ? Zirkonyum Oksitin ısı yalıtıcı özelliği olduğu için sıcak-soğuk hassasiyeti gelişmez. TEDAVİ SÜRESİNCE ESTETİK AÇIDAN BİR SORUN YAŞAR MIYIM? Özellikle ön dişlerde yapılan geçici kaplamalar daimi zirkonyum kaplamalarınızla şekil olarak benzer olacaktır. Malzeme olarak akrilikten yapılan bu kaplamalar kuvvete dayanıksızdır ancak renk uyumları ve şekil olarak sizi yeterince tatmin edecektir. BU İŞLEMLER KAÇ GÜNDE TAMAMLANIR? Diş etleri sorunsuz olan hastalarda 7 gün içerisinde işlem tamamlanır. Hastaların beğenisine göre hekim ve hasta her iki tarafın da memnuniyeti sağlanana kadar birkaç prova eklenebilir. ZİRKONYUM UYGULAMANIN YAŞI VAR MIDIR? Sürekli dişlerin sürmesinden sonra her yaşta tedavi yapılabilir. Ancak 16 yaşına kadar yapılan tedavilerde gelişim döneminde çene büyümesi sonucu aralanmalar gözleneceğinden sık sık yenilenmesi gerekebilir. Bu yüzden önerilmez. PORSELEN VE METALE GÖRE KIRILGAN MIDIR? Yüksek dirençleri sayesinde arka bölgelerdeki dişlerde de güvenle kullanılabilirler. Bu kadar güçlü olmasıyla birlikte ışığı geçirecek kadar da zarif ve estetiktirler. Metal altyapılı kron ve köprüler kadar dayanıklıdır. Porselene nazaran kırılganlığı daha azdır. Metalle kıyaslandığında esneme miktarı daha az, kırılganlık daha fazladır. Bu durum porselenin zirkonyuma, metale karşı daha iyi adapte olmasını sağlar. Sonuç olarak da porselen kırıklarını en aza indirir. KIRILMA VEYA ZİRKONYUM KAPLAMANIN DÜŞMESİ SIK GÖRÜLÜR MÜ? Ters ve fazla bir kuvvette kırılma çatlama görülebilir ancak bu sağlam dişin kırılma ihtimaliyle neredeyse aynıdır. Klinik ortamda büyük oranda tamiri yapılabilmektedir. Kaplamanın altındaki dişte zamanla çürüme başlayıp madde kaybı oluştuysa düşebilir. Böyle durumlarda diş mümkünse tedavi edilir ve kaplama tekrar yapıştırılır. ZİRKONYUM KAPLAMANIN DEZAVANTAJI VAR MIDIR? Uzun dişsiz aralıklar, arka bölgelerde kırılma ihtimali artacağından tavsiye edilmez. DİŞ ETLERİNDE ÇEKİLME OLUR MU? Yapılan araştırmalarda diş etleri ile uyumu kanıtlanmıştır. Normal süreçte de yaşla birlikte diş eti çekilmesi söz konusu olur, yalnız hazırlanan zirkonyum kaplamalar diş eti ile son derece uyumlu olduklarından bundan kaynaklı bir diş eti çekilmesi ve diş eti iltihabı söz konusu olmaz. DİŞ ETİ HASTALIĞI OLANLARDA UYGULANABİLİR Mİ? Öncelikli olarak diş eti hastalığı giderilir.İyileşme sağlandıktan sonra diş etine her bakımdan çok uyumludur, kesim ve yapıştırma işlemleri de başarılı bir şekilde yapıldığında hastaların yüzünü güldüren sonuçlara ulaşılır. ZİRKONYUM DİŞLERİM DİŞ ETİMDE RENKLENME YAPAR MI? Doku dostu bir materyaldir. Diş eti uyumu klasik metal alt yapılı porselenlere göre çok daha iyidir. Metal altyapılı porselenlerde sıkça görülen dişin boyun bölgesindeki renklenmeleri zirkonyumda kesinlikle görülmez. Rahat rahat gülebilirsiniz artık.

www.bigadent.com ©